Geçen yıl Kasım ayında Libya'ya giden Türk yük gemisinin, Alman fırkateyni tarafından durdurulup komandolarca basılması sonrası yaşanan kriz ticarete de yansıdı. Yunan komutanı tarafından yönetilen Alman savaş gemisinin, uluslararası hukuku çiğneyerek, yetki ve izni olmadığı halde, tamamen korsanca yaptığı bu eylemin ardından Türk gemileri Libya'ya ihraç edilen özellikle savunma sanayi ürünlerini taşımamaya başladı.
Libya'ya yük taşıyan denizcilik firmaları, Kasım'da yapılan baskının uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirterek, "Ancak bu durum nedeniyle lojistik şirketleri çok zor durumda kaldı. Devletimiz bizi korumak adına elinden geleni yapıyor. Bu eylem uluslararası sularda yapılıyor. Eylemi yapanlar da tamamen keyfe keder ve korsanca hareket ediyor. O nedenle biz de temkinli durmaya karar verdik. Bir süre askeri ürün taşımayacağız" dedi. İhracatçı firmalar ise bu durumun Libya'ya yapılan ihracatı baltalayacağını belirterek, acil çözüm üretilmesi gerektiğini söyledi.
"Çadırı Dahi Taşımıyorlar"
DEİK Türkiye-Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, Libya'ya ihracatta içinde askeri kelimesi geçen hiçbir ürünün son bir aydır taşınmadığını söyledi. Karanfil, "Türk bayraklı lojistik gemileri patlayıcı ya da yanıcı madde olmadığı halde, sırf savunma sanayisine yönelik diye ürün taşımıyor. Çadır da bot da askeri ürün olarak geçiyor. Çadır dahi taşımıyorlar. Bunlar Türkiye'de Savunma Bakanlığı'ndan ihracat izni almış ürünler" diye konuştu.
"Temkinli Davranacağız"
Libya'ya taşıma yapan Medkon Lines'ın Genel Müdürü Mahmut Işık, son gelişmelerin ardından gemi firmalarının daha temkinli davranmaya başladığını ifade etti. Işık, "Libya'ya taşıma yapan bütün gemi firmaları Libya'ya askeri ürünleri taşıma konusunda bir süre daha temkinli adım atma kararı aldı. Çünkü ortada uluslararası hukuka aykırı bir eylem var. Bu eylemi gerçekleştirenlerin ne yapacağı belirsiz" dedi.