300 milyon nüfuslu Afrika’ya açılan kapı olan Libya’da 74 milyar varil petrol, 170 trilyon metreküp doğalgaz rezervi bulunuyor. DEİK Türkiye-Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, “İşbirliklerimizin ekonomiyle taçlanmasını istiyoruz” dedi.
Kuzey Afrika ülkesi Libya’yla dış politikada alınan mesafeler, iki ülke arasında işbirlikleri ve ticaretin gelişmesine zemin hazırladı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’nin bu yılın ilk 5 ayında Libya’ya ihracatı 1,1 milyar doları aşarken, ithalatı 334,2 milyon dolar oldu. Libya’nın ihracatında Türkiye, 12’nci, ithalatında ilk sırada geliyor. 300 milyon nüfuslu Afrika’ya açılan kapı Libya’da, yeni petrol ve gaz projeleri, yabancı yatırıma açılırken, tarım, ağır ve hafif sanayi, enerji ile turizm sektörleri de yabancı yatırıma açılan diğer alanlardan oluşuyor.
Mısır’dan sonra ikinci sırada
Türkiye ile Libya arasındaki işbirliğinin önemine işaret eden Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, son yıllarda Libya ile yaklaşık 4 milyar dolar ticaret hacmi olduğunu söyledi. Bunun yaklaşık 2,5 milyar dolara yakınını Türkiye’nin ihracatı olduğuna işaret eden Karanfil, “Afrika kıtasında, Mısır’dan sonra ikinci büyük ihracat yaptığımız ülke. Nüfus olarak Mısır 110 milyon, Libya ortalama 7 milyon, ancak ihracat rakamına baktığımızda neredeyse Mısır’a yakın” dedi.
“Rahat ticaret yapabiliriz”
Afrika’ya yapılan ihracatın yaklaşık yüzde 65’inin Kuzey Afrika ülkelerine gerçekleştirildiğine belirten Karanfil, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada şunu görüyoruz. Kuzey Afrika, ulaşım açısından Orta, Batı ve Doğru Afrika’ya göre oldukça cazip. Burada da Mısır, Cezayir, Tunus, Fas’ı saydığımızda, sanayisi biraz daha gelişmiş, gümrük vergileri yüksek ve ürün girişinin zor olduğu bölgeler. Burada Libya, gerçekten rahat ticaret yapılabilecek ve etrafındaki ülkelerle 300 milyon nüfusla ürün ya da hizmet alımının yeridir aslında Libya.”
“Açılan koridoru ekonomiyle dolduralım”
Libya ile yapılan işbirliklerinin yatırım ve ticaretle taçlandırılmasının önemli olduğuna vurgu yapan Murtaza Karanfil, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Libya ile bizim, Doğu Akdeniz anlaşmamız olsun, güvenlik müzakeremiz olsun, hidrokarbon anlaşmamız olsun, devletimizin yaptığı gelecek 25-30 yılı gören anlaşmalardır. Biz bunun, ekonomiyle taçlandırılması, sürdürülmesi taraftarıyız. Biz DEİK olarak, ülkemizi Libya’da petrol, petrokimyaya yönelmesini istiyoruz. Çünkü, 74 milyar varil petrol, 170 trilyon metreküp doğalgaz rezervi var, 2011 öncesi Libya, Avrupa’nın üçüncü tedarikçi ülkesiydi. O nedenle Türkiye ve Libya arasında açılan koridoru, biz ekonomiyle doldurmamız önem arz ediyor.”
Batı'nın kanunları Doğu'ya uymaz
Murtaza Karanfil, Libya’da ağırlıklı müteahhitlik hizmetleri olmak üzere Türk firmaların alacaklarına yönelik bir soru üzerine, “Bazı konularda ödemeler alındı. Bizim eski problemleri halledip, önümüze bakıp beyaz bir sayfa açmamız lazım. Bizim Libya ile olan ticaretimizde bazı yapılanmamızı o bölgenin kültürüne göre değiştirmemiz lazım. Yani biz Batı’dan ticaret kanunlarını alıp, Doğu’ya uygulamaya çalışıyoruz. O nedenle tutmuyor. Tarihten beri gelen iki ülke iş insanlarının güvenmeleri, birlikte yol almaları bence sermayeden de güçlüdür” dedi. Libya ile güvenlik işbirliği anlaşması olduğuna da hatırlatan Karanfil, yatırımcılar için güvenlik sorunu olmadığını, ancak ticaret için ülkeye gidilerek, sahada tespitlerin yapılması gerektiğinin altını çizdi.